4 Temmuz 2010 Pazar

KUŞ SEVMEM AMAAAAA....

 Ben populist bir hayvan sevici olaraktan kedi aşığı ve köpek düşkünüyümdür...Severim kedilerle konuşmayı,köpekleri mıncırmayı..Ötesi yoktur.Balık,kuş,hamster,iguana falan beni açmaz annem...Hele evde balık besleyenlere hasta olurum...Sazan mısınız nesiniz hocam?Ne anlıyorsunuz balıkla meşk etmekten?Kediyle,köpekle konuşursun,anlatırsın,onlar bir tepki verir...Ama balık yaaa...Balık dediğin berrak bir suya girerken ayak parmaklarının yanından geçen,seni iyiki de gelmişim buralara,şu suyun berraklığına bak moduna getiren canlıdır...Hiç olmadı tabağındaki en lezzetli mideye indirilecek hedeftir...Abudu budu dbu deyip balıkla nasıl bir komunikasyona geçilir,hayal dahi edemiyorum ki gayet yaratıcı bir hayal dünyasına sahibimdir.Ben derim bırakalım balıklar mideye insin..inemeyecek olanlar kendi sularında dolansın dursun...
Esas meselemiz kuş....Kuş ve ev ikilisinden bahsetmek istemiyorum.Olmuyooo,olamayacak da...Amaan kuş hakları savunucusu falan hiçde deilim,isteyen istediği kuşunu! besleyebilir...Nası beslerse beslesin..En iyi kuş besleme sanatı da Eren Talu adamcığı bilir..Bu aralar bedavaya Point Otelde kalıyormuş,hani fikir danışmak istersiniz diye...
Kuş diodum...İncelemem,bilmem,ilgilenmem ama her sabah kaldığımız konuk evinin balkonunda yaptığımız kahvaltıda bir kırlangıç masalına şahit oluyorum ki öle böle deil..Onları gördükçe içimdeki karpuza sarıldıkça sarılıorum,Parol bile gaza gelio:)Vaaaay beee dişi kuş-luk,evlat yetiştirmek,yuva kurmak,kollamak....İnanılmaz bir yuva var eğik duran ahşap tavanda,topladıkları çalı,çırpı,çöp her ne varsa doğasal faktör,getirip tükürükleriyle harç yapıp kurmuşlar nohut oda bakla sofa olayını..( Google dan üşenmeyen araştırsın kırlangıç yuva yapma taktiğini ben babadangogıl kaynağına başvurdum)Yuva inşaatını geçiniz..Alllahıım içerde parmağım kadar 3 adet yavru...nasıl da bekleşiyorlar..ama işaret parmağımdan bir santim dahi uzun değiller..Anne kırlangıç (genelde) uçarak ve dolanarak ağzında getirdiği solucan ve böcükleri onların ağızlarına teslim ederken bi taraftan da etrafı kollaması...Yok bölee bir olay...Annelik kesin ve net içgüdüsel....Babalık duygusu ise sonradan oluşan bir duygu....Şimdi böle anlatınca yavan kaldı..keşke okuyuca da her sabah verilen o savaşı görse..fotoğraflarını çekip buraya koymak istedim.Sonra aklıma geldi,ulen ben bebeyi emzirirken resmimi çekseler de internete koysalar nasıl bir tepkii veriririm die...
Olmaaaz işte...
Pek de eğlence aşılayan bir yazı olmadı ama Maria Callas fonda,karşıda hafif dalgalı Ege sularıyla içimdeki duygu hareketleri bunlar...Karpuz da çook sessiz bu gün..Bu gün sakin bir Pazar günü.
 Türkiye, sen büyüksün..büyük düşüün haaaee!!!!

SULİDİN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder